Prematüre Retinopatisi Nedir?
Prematüre bebeklerde görülen, retina hasarı yapan ve körlükle sonuçlanabilen bir göz hastalığıdır.Prematüre bebeklerin en önemli göz sorunlarından biri "prematüre retinopatisi"dir (Retinopathy of Prematurity - ROP). Prematürelerde oluşabilecek retinopatinin erken tanısı ve tedavisi önemlidir. Normalde bebeklerin gözlerindeki damar sistemleri doğuncaya kadar gelişmeye devam etmektedir. Erken ve düşük kilolu doğumlarda bu gelişme süreci tamamlanmadan bebek doğar. Bebek doğduktan sonra da gelişim devam eder. Birçok risk faktörünün de etkisiyle gözdeki damarlar anormal gelişir. Bu yeni damarlar bebeğin retinasını yani ağ tabakasını etkilediği için sürekli körlük nedeni olabilir. Bu yüzden erken doğan bebeklerin muhakkak göz hekimi kontrolünden geçmesi ve izlenmesi gerekir.
Risk Faktörleri Nelerdir?
Prematüre retinopatisinin gelişiminde birçok faktör rol oynar. Bunların en önemlileri arasında erken doğum haftası, düşük doğum tartısı ve oksijen tedavisinin süresi sayılabilir. Tekrarlayan solunum sıkıntısı, zamanında doğmama, ağır mikrobik enfeksiyonlar, hızlı yapılan kan değişimi veya kan nakli sayısı, beyin içi kanama, akciğerlerin gelişememesi, kalpte delik olması retinopati riskini artırır.
Doğum kilosu olarak 2000gr altı ve doğum haftası olarak 35 haftadan erken doğan bebekler risk altındadır.
ROP Gelişiminde Oksijenin Önemi Ne Kadardır?
Yoğun bakımda yatmış ve suni solunum cihazına bağlanarak oksijen tedavisi verilmiş bebeklere verilen oksijenin düzeyi ve tedavi süresi önemlidir. Kan oksijen düzeyi çok yüksek değerlere çıktıysa veya çok düşük değerlere indiyse ROP gelişme riski daha fazladır. Ancak günümüzde özellikle yoğun bakım ünitesi iyi olan hastanelerde kullanılan suni solunum cihazlarının kalitesi artmış, oksijen tedavisinde kullanılan parametreler daha düzelmiştir. Ancak oksijen tedavisi yapılmadan da prematüre bebeklerde ROP riski olduğu akıldan çıkarılmamalıdır.
ROP Vakalarında Artış Var mı? Neden?
Uzun yıllardır zamanından önce doğmuş yeni doğanlarda oluşması muhtemel ağır beyin hasarı ve akciğer problemlerini aşmak için oksijen kullanılıyor. Fakat son 50 yıldır kullanılan bu oksijenin fazlasının, erken doğan ve düşük doğum kilosu olan çocukların retina tabakalarına zarar verdiği anlaşıldıktan sonra oksijen artık daha kontrollü veriliyor. Bununla birlikte gelişen tıp teknolojisi sonucu eskiden 28 haftadan önce doğan 1500 gramın altındaki çocuklar yaşamazken bugün bu değerlerin çok altındaki bebekler bile yoğun bakım ünitelerinde yaşatılabilmektedir. Sonuçta karşımıza eskisinden çok daha fazla erken doğmuş ve oksijen tedavisi görmüş bebek çıkmaktadır. Bu da özellikle gelişmiş toplumlarda görülen prematüre retinopatisi riskini arttırmıştır.
Risk Altındaki Bebekler Nasıl İzleniyor?
Risk grubuna giren erken doğan ve düşük doğum kilolu çocuklar da prematüre retinopatisi açısından değerlendirilmeliler. Gebeliğin 35’inçi haftasından önce doğan ve 2 bin gramın altında doğum tartısı olan tüm bebekler risk taşırlar ve retinaları damarlanma süreci tamamlana kadar kontrol edilmeliler. Ayrıca erken doğan bu bebeklerde kırma kusurları, kayma, katarakt zamanında doğan bebeklerden daha fazla görüldüğü için düzeltilmiş 1 yaş kontrolleri de yaptırılmalıdır.
Ne Zaman Görülür?
Prematüre retinopatisi en sık doğumdan sonra ortalama 6-8’inci haftalarda ortaya çıkar. 28 haftalık doğan bebeklerde 40’ıncı günden itibaren görülür.
Tarama Ne Zaman Yapılmalı?
Risk taşıyan bebeklerin taranması için en ideal zaman 32–36 gebelik hatası (özellikle 31–33 haftalardır) veya doğum sonrası 4–6 haftalardır. Bu nedenle yukarıda sayılan tüm risk grubundaki bebekler doğumdan sonra 4–6. haftalık olduklarında mutlaka bu konuda deneyimli uzman bir göz doktoru tarafından muayene edilmeliler. Bu süre içinde hastanede yatmakta olan bebeklerin muayenesi kuvözde yapılır.
Hastalığın evreleri var... Bu hastalıkta retina tabakasının damarları etkilenir ve 5 evresi vardır. Evre 1 ve 2’dekiler kendiliğinden gerileyebilir. Bu bebekler retina olgunlaşmasını tamamlanıncaya ( yani genellikle doğması gereken tarihe) kadar takip edilmelidirler. Ancak 3’üncü evreden itibaren lazer veya dondurma tedavisi (kriyo) gerekmektedir. Bu yapılmadığında hastalık ilerler ve son aşamada yani evre 4-5’de retina tabakası geri dönüşümsüz olarak zarar görür. Ameliyatla düzelme şansı azalır. En sonunda körlük oluşur. Sonuçta prematüre retinopatisi zamanında tanı ve tedavisi yapılmadığında körlüğe kadar gidebilen ciddi bir sağlık sorunudur.
ROP Anatomik Bölümleme Açısından 3 Zona Ayrılarak Sınıflandırılır
- Zon I : Ortasında optik diskin bulunduğu, makula ile optik disk arasındaki mesafenin iki katı çapa sahip dairesel alan.
- Zon II : Zon I gibi merkezinde optik disk içeren, burun yönünde tüm retinayı kapsayan dairesel alan
- Zon III : Zon II dışında kalan ve burunun aksi yönünde hilal şeklinde duran alan.
Hastalığı Evreleme Bakımından Uluslararası Bir Sınıflama Vardır
- Evre 0 ROP’un hafif formu iken evre 5 tam retina dekolmanını ifade eder.
- Evre 1 : Retina dış kenarı normal kan beslenmesini alamamaktadır. Normal ve anormal damarların buluştuğu bölgede bir demarkasyon hatı mevcuttur.
- Evre 2 :İki bölgeyi ayıran demarkasyon hattı ridge bölgesine kadar devam eder.
- Evre 3 Ridge büyümeye devam eder ve damarlar vitreye yayılır. Nedbe oluşumu ve sıvı sızıntısı olabilir
- Evre 4 kısmi retina dekolmanı oluşmuştur
- Evre 5 tam retina dekolmanı gelişmiştir
ROP Kendiliğinden Geriler mi?
Bebeklerin %80’inde ROP kendiliğinden geriler ancak gerilemeyen vakaların zamanında müdahalesi açısından tarama ve düzenli takip şarttır. Damar gelişimleri tamamlanmış ama ROP bulguları yoksa çocuklar 2–3 hafta ara ile izlenmelidir. (Damarlar yukarıda bahsedildiği gibi şakak tarafı retinaya ulaşana dek)
Tedavi: Evrelere göre tedavi şekli değişir. Eşik hastalık olarak adlandırılan tabloda 3 gün içinde acil lazer tedavisi veya dondurma tedavisi uygulanmalıdır. Aksi halde körlük riski %50’dir.
- Evre I ve II’ de izleme önerilir. Kendiliğinden gerileme ihtimali vardır.
- Evre III’ te lazer tedavisi ve kriyoterapi, ROP’u tedavi etmenin çeşitli yöntemleri vardır. Fakat en sık uygulananı laser tedavisidir. Laser fotokoagülasyonu ile retina dekolmanına sebep olmadan anormal damarlar ortadan kaldırılır.
- Evre IV ve V olgularda ise vitrektomi operasyonu uygulanır.